Sağlık ve Su

Bunları Biliyor musunuz?

Sağlık ve Su

Su insan vücudunun yaşamsal kaynağıdır. Yemeden bir ay yaşanabilirken susuz sadece bir hafta yaşanabilir.
Vücudumuzdaki toplam suyun %1 ’ini kaybettiğimizde susarız.
Gün içinde bitkinliğe en çok susuzluk neden olmaktadır. Enerji düzeyinin artmasına su öncülük eder.
Sağlıklı bir yaşam için günde 2 litre su tüketilmelidir. Bir insan ömrü boyunca yaklaşık 75,000 litre su içer.
Aşağıdakiler gibi birçok işlevlerinden dolayı her gün yeterli su içmek çok önemlidir:
- Vücut ısısının düzenlenmesine yardımcı olur
- Organlara ihtiyaç duyulan yiyeceklerin taşınabilmesini sağlar
- Tuz fazlasının sağlık problemlerine neden olmadan vücuttan atılabilmesini sağlar
- Artıkların vücutta taşınması ve atılabilmesine yardım eder
- Kanı oluşturan temel yapıtaşı olması nedeniyle ciğerlerden organlara oksijen taşınması sağlar
- Karbon dioksitin organlardan ciğerlere taşınıp solunum yoluyla dışarı atılabilmesine hizmet eder
- Vücudun yiyecekleri hazmetmesine yardımcı olur
Su metabolizmayı arttırarak ve iştahı düzenleyerek sağlıklı bir vücut kilosu sağlanmasına yardım eder.
Yeterli miktarda içilen su kolon, mesane ve göğüs kanser risklerini azaltmaktadır.
Eklem ve sırt ağrılarını su belirgin bir şekilde azaltmaktadır.
Su doğal olarak deriyi nemlendirir ve deri katmanları altında uygun hücresel biçimlenme sağlayarak deriye sağlıklı parlak görüntü kazandırır.
Su sindirim sistemine yardım eder ve kabızlığı önler.
Su bakteri ve artıkların atılmasına öncülük ederek hastalıklardan korur.
Su baş ağrılarını önler ve tahammülü sağlar.
Su vücut ısısını dengeler, yüksek ateşte bol su tüketilmelidir.
Alkolsüz içecekler, çay ve kahve nerdeyse tamamen sudan yapılmış olup kafein içerirler. Kafeinlerin idrar sıklaştırıcı özelliği suyun vücutta dolaşımına engel olur.
Çok fazla suyu çok hızlı içmek su sarhoşluğuna yol açar. Kan dolaşımında suyun sodyum düzeyini seyreltmesi beyindeki suda dengesizliğe neden olur.
Şehir içinde bir saat araba kullanılması tipik olarak yarım litre su kaybına yol açar. Bu ise yarışma dürtüsü gibi duygusal değişimleri tetikleyebilir.